Yılmaz Odabaşı Sözleri

Bu sayfada 55 adet Yılmaz Odabaşı söylediği en güzel sözleri okuyabilirsiniz. Okuduğunuz Yılmaz Odabaşı alıntılarının beğendiklerinizi arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz.

Yılmaz Odabaşı
Bu kısımda Yılmaz Odabaşı sözleri ve alıntıları bulunmaktadır. Eğer bu sayfada herhangi bir Yılmaz Odabaşı alıntısında hata olduğunu düşünüyorsanız, çekinmeden bizimle irtiabata geçiniz.
Yılmaz Odabaşı Sözleri ( 55 adet )
Dilediğin kadar uzağa git, hep aynı gökyüzünü paylaşacağız. / Yılmaz Odabaşı
Boşuna çırpınma gökyüzü, yurdum kadar ağlayamazsın. / Yılmaz Odabaşı
Oysa ölünecek bir şey yokmuş, gidince sen, yaşanacak bir şey olmadığı kadar. / Yılmaz Odabaşı
Biz şimdi ölsek; en fazla kahvede çaylar soğur. / Yılmaz Odabaşı
İnsanlar küçüldükçe, ölüm büyüyor ve herkes seçmediği yasalarla ölüyor! / Yılmaz Odabaşı
Defolu çıkmış hayat, kimin umurunda! / Yılmaz Odabaşı
Bayrakları bayrak yapan bayrak imalatçılarıdır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa utanmalıdır! / Yılmaz Odabaşı
Bak, kimin temiz bir göğü varsa kirletip bırakmışlar avuçlarına. Bu yüzden insanlar elleri ceplerde çıkıyorlar sabahlara. / Yılmaz Odabaşı
Her sonbahar dökülen, biraz da ömrümüzün yapraklarıdır. / Yılmaz Odabaşı
Kimin umrunda buharlaşmış oğullarını arayan anaların acısı. / Yılmaz Odabaşı
Hep bir çağlayan gibi senin sevdana aktım; sen ise sularını kaçıran bir nehir gibi uzaktın. / Yılmaz Odabaşı
Gözlerini sil ve bu sevda kadar köyü bir çay tutuştur ellerime yok, gitme! Gitme, sen gidince sevmek yüreğimde düğümleniyor özlemeyi yutkunuyorum.. / Yılmaz Odabaşı
Ben iki şeyin apansız geldiğine inanırım: aşk ve ölüm.. İkisi de geldiğinde git diyemezsiniz. İkisinin de önemi ve büyüklüğü, belki de geldiklerinde git diyemediğimiz içindir. / Yılmaz Odabaşı
Artık bu ayrılıklardan kalbim usandı bir gökyüzü, bir duvar, bir resmin kaldı oysa dünya ne geniş, koğuşum dardı bıraksalar martılarla randevum vardı. / Yılmaz Odabaşı
Evlerin çatıları, kapıları ve perdeleri, sevinçleri, coşkuları olduğu kadar acıları ve yoksullukları da örtüyor. o örtülü kapıların, perdelerin ardında herkes kendi cennetini ya da kıyametini yaşıyor. / Yılmaz Odabaşı
Bu yüzden uğruna çok olduğum sabahlar, yaralıdır. Gençliğim darmadağın bir ilkyaz tufanıdır. Bu sevdayı kurda kuşa yedirtmem! / Yılmaz Odabaşı
Gitti.. Kanatları yüreğimdeydi kalan, elimde minyatür bir kuş şimdi yitirdim o aşkın kimliğini hükümsüzdür. / Yılmaz Odabaşı
Hayat hattında acemi tayfalardık. Ne avunduk sevinç müsveddeleriyle; aşktan ikmale kaldık.. / Yılmaz Odabaşı
Artık kim, sana nasıl ulaşır? Öyle bir serüven ki hayat karanlıkta polyanna'lar, ışıklarda palyaçolar dolaşır. / Yılmaz Odabaşı
Keşke yalnızlığım kadar yanımda olsaydın keşke yalnızlığımla paylaştığımı seninle paylaşsaydım keşke senin adın yalnızlık olsaydı ve ben hep yalnız kalsaydım.. / Yılmaz Odabaşı
İstediğin kadar uzağa git ! Hep aynı gökyüzünü paylaşacağız . / Yılmaz Odabaşı
Yalnızlığımda seni büyüttükçe kalabalıklaşacağım; sen kendi kalabalığında hep yalnız olacaksın. / Yılmaz Odabaşı
Önce sesini, sonra yankısını çaldırdın şu beton ormanında. Kal orda!artık hiçbir şeyden kurtulamazsın. ıslanmışsın bir kere oğlum, yaş gününde kuruyamazsın. / Yılmaz Odabaşı
Ve andolsun ki hiçbir kurşun, hiçbir çelik, hiçbir toprak ve hiçbir vatan daha kutsal değildir insandan! / Yılmaz Odabaşı
Her ömür kendi gençliğinden vurulur. / Yılmaz Odabaşı
Boşuna çırpınma gökyüzü: yurdum kadar ağlayamazsın. / Yılmaz Odabaşı
Öyle bir serüven ki hayat; karanlıkta polyanna'lar, ışıklarda palyaçolar dolaşır.. / Yılmaz Odabaşı
Kanmadım aynalara sana kandığım kadar, içimde bir boşluk sana yandığım kadar.. / Yılmaz Odabaşı
Bazen anılara en çok yakışan elbise, birkaç damla gözyaşıdır, unutma. / Yılmaz Odabaşı
Yıllar geçer, idris'lerin kalplerindeki çocuklar daha ölüdür; düşleri hâlâ terasta, idris'ler ise zemin katta kiracı oturur. / Yılmaz Odabaşı
Herkes bilir gitmesini. Bir zaman öğrenirsin gideni sırtından öpmesini.. / Yılmaz Odabaşı
Bir insana; 'ya benimle olur musun?' denir, 'ya da benimle olur musun?' işte iki noktacık değiştirir anlamı. / Yılmaz Odabaşı
İyi ki bu düştesin, her sabah ısıyan güneştesin, iyi ki yoksulüz bulutlar gibi, soğuyan dünyada sımsıcak fırınlar gibi.. / Yılmaz Odabaşı
Ben seni hep ayrılıkla anmışım titreyen ellerimle günlerin buğusuna adını. Hep adını yazmışım. / Yılmaz Odabaşı
Yitirdiğin her şeyde, kazandığın birşey vardır, kazandığın her şeyde biraz yitirdiklerin. Hayat karşına nasıl çıkarsa çıksın, vazgeçme ve unutma: senin hayallerin olmazsa, başka birinin hayali olamazsın asla. / Yılmaz Odabaşı
Demiştim, gidip geniş bir bulut alalım. Çünkü yarın, gökyüzü üzerimde hep dikdörtgen kalacak. Yarın kalbimin ormanına küller yağacak. / Yılmaz Odabaşı
Böyle geçip giderken uzun zamanlar, kimleri unuttuk kimler kalanlar? / Yılmaz Odabaşı
Ya kederiydik kendimizin, ya bir halkın kaderi; ya şakağı ya şafağı bir halkın namlular çarmıhında! / Yılmaz Odabaşı
Yaşam yanıltmanın, insanlar yanılmanın ustası oldukça yine yeni düşler deniyor ve deneniyorlar. / Yılmaz Odabaşı
Herkes kırılamaz, ipince bir dal olmak gerekir kırılmak için, ama dünya kütüklerin. / Yılmaz Odabaşı
Eski bir aşk, yeni bir ayrılıktır her zaman. Bunu kuşlar sorar, yıldızlar da anlatır; kimse bilmez be canım bir yara bir ömrü nasıl kanatır. / Yılmaz Odabaşı
Gittiğin yer bir yağmur damlası kadar yakın, gittiğin yer bir uçurum kadar uzak. / Yılmaz Odabaşı
Sokakların gün batınca neden boşaldığını ve yüreğimin neden kabardığını bilmiyorum. Konuşsam sessizlik gitsem ayrılık. / Yılmaz Odabaşı
Kısa bir öyküdür hayat, uğruna upuzun acılar çektiğimiz. Kısa bir Türküdür, bir kez daha söylemek için delirdiğimiz.. / Yılmaz Odabaşı
Herkes arar pembesini. Oysa kendinden ötesi yoktur; kimse sevmez yalnızlıkta gölgesini. / Yılmaz Odabaşı
Yaşlı bir kısa rehin düşse de günler, kalbindeki tomurcuğu bahara büyüt; o tomurcuk düşlerinin yağmuruyla ıslansın. / Yılmaz Odabaşı
Siz orada kalabalık ve kabarık kalın, sağ olun, yalnızlık iyi, yalnızlık iyi. / Yılmaz Odabaşı
Ve ben gittim yüreğimde kan gülleri, siz de o aşkın teninde dinamit sayın beni! / Yılmaz Odabaşı
Ne ses ne nefes ne de bu rüzgâr bağışlar seni simsiyah gecelerde budanırken ah ömrüm dönüp sırtını giderken kimler karşılar seni? / Yılmaz Odabaşı
Sen bir şeyler bilsen bildiğinden ben çıkarım çocukluğuma dokunsan öksüz çıkarım halkımı tanışan yurtsuz çıkarım. / Yılmaz Odabaşı
Ses hoyrat sevinç yılgın şakaklarım sonbahar.. / Yılmaz Odabaşı
Herkesin bir kimsesi vardır ben bilmez miyim bir de kimsesizliği.. / Yılmaz Odabaşı
Kimse bilmez be canım, 'bir yara bir ömrü nasıl kanatır. / Yılmaz Odabaşı
Böyle geçip giderken uzun zamanlar, kimleri unuttuk kimler kalanlar? / Yılmaz Odabaşı
Deli sormuş deliye, aşk nedir diye? Deli gülmüş deliye, ben niye delirdim diye .. / Yılmaz Odabaşı
Yorumlar ( 1 Adet ) 💬
StormStorm
Ne güzel söylemiş...
yüreğine sağlık.
Misafirlerin Şu Anda Baktığı Ünlüler
0💬
Anais Nin Anais Nin