Şükrü Erbaş Sözleri

Bu sayfada 74 adet Şükrü Erbaş söylediği en güzel sözleri okuyabilirsiniz. Okuduğunuz Şükrü Erbaş alıntılarının beğendiklerinizi arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz.

Şükrü Erbaş
Bu kısımda Şükrü Erbaş sözleri ve alıntıları bulunmaktadır. Eğer bu sayfada herhangi bir Şükrü Erbaş alıntısında hata olduğunu düşünüyorsanız, çekinmeden bizimle irtiabata geçiniz.
Şükrü Erbaş Sözleri ( 74 adet )
Benim en güzel düşlerim içimde kaldı. / Şükrü Erbaş
Dönmek yenilmektir biraz da, yarım kalmasıdır çıkışlarımızın, korkaklıktır, alışkanlıkların güvenli küflü kabuklarına sığınmaktır. / Şükrü Erbaş
Öyle ucuz ettiler ki her şeyi sözü, saygıyı, erdemi. Ölümü bile kirlettiler. / Şükrü Erbaş
Umduğun inceliğe inmiyorsa söz, çekil suskunluğun tüneklerine; ucuz etme anlamı. / Şükrü Erbaş
Ölerek değil yaşayarak çoğalmak istiyoruz. / Şükrü Erbaş
Öyle ucuz ettiler ki her şeyi. Sözü, saygıyı, erdemi. Ölümü bile kirlettiler. / Şükrü Erbaş
Biliyorsun ya susarak yaşamak zorundayım seni, bu yüzden gecelere ve sözcüklere bölüyorum ağırlığını. / Şükrü Erbaş
Yastığa başını koyduğunda başucundaki boşluğa bak. Ayrılık diyordun ya. / Şükrü Erbaş
Orda dağlar bir mezarlık Bulutlar kan salkımı sular toprakta düğüm Orda evler oda oda kanarken Burda yeşerenin canı cehenneme. / Şükrü Erbaş
Ey insan ömrünü dolduran biçimleyen duygu Hüzün müdür her vakit mutluluğun bir yüzü? / Şükrü Erbaş
Umut acıdır umutsuzluktan, insan susar. / Şükrü Erbaş
Koşullarım beni oluşturdu ben acılarımı buldum. / Şükrü Erbaş
Gizemli bir suskunluğun dargın diliyim. Kan gülleri büyütürüm sabır saksılarında. / Şükrü Erbaş
Anlamakla katlanmak arasında tükendim. / Şükrü Erbaş
Hayalin, gerçeğe değdiği yeri seviyorum. / Şükrü Erbaş
Büyüklerin bunca uzun yaşadığı bir ülkede, bir onur dersi midir çocukların ölümü? / Şükrü Erbaş
O bana dedi ki; İnsanın çocuklardan öğreneceği çok şey var. Düşmeyi göze almadan binilmiyor salıncağa. / Şükrü Erbaş
Hiçbir sevgi tutsaklıkta yeşermez. Eşitlik özgürlük ister. / Şükrü Erbaş
Yoruldum bulutları kirpiklerimde taşımaktan. / Şükrü Erbaş
Sevgilim... Bir ülke senin gövden kadar masum olsaydı, bir tek anne oğlunu devletten sormazdı. / Şükrü Erbaş
İnsanın acısını, insan alır. / Şükrü Erbaş
Kalktım yürüdüm elimdeki çaresiz soruyla. İnsan neden hep sona bırakır kendini? / Şükrü Erbaş
Biz bir kentten gideriz kent boşalır, bir evden koparız ev küçüldükçe küçülür, bir insandan ayrılırız dünyanın en büyük yabancısıdır. / Şükrü Erbaş
Geceler bitti. Yolculuklar bitti. Yeni yerler, yeni sabahlar bitti. Senden önceki haline döndü kalabalık. / Şükrü Erbaş
İnsan sevmezse eve gelir. Gider aktarlara bakar. Yarasına biraz uzaklık basar. Küçük dükkânlarda uzun konuşur. Bin çeşit önlem geliştirir. Gökyüzü çoktan inmiştir yere. Zamansızdır. Seslerden üşür. Insan sevmezse mezarını küçük düşürür. / Şükrü Erbaş
Farkında mısınız bilmem, kimse kendi acısını bile duymuyor artık. / Şükrü Erbaş
Ömrüm, ah benim ördükçe sökülen, yakasız kolsuz hırkam. / Şükrü Erbaş
Ben ona gittikçe soğuyan zamanlarda sıcacık bir sığınak olayım istemiştim. İnsanlar içinde üşüdükçe, güvenle gelebileceği. / Şükrü Erbaş
insanın zamana karşı biricik şansıdır aşk. Onca kapı onca duvar içinde bulur aynasını. / Şükrü Erbaş
Ne kadar uzaksa bir felaket sizden, o kadar mutlusunuz, unuttunuz başkalarının acısını duymayı. / Şükrü Erbaş
Uzun sustum, ey durmadan konuşanlar. Geçmedi üşümem. Ben bir aşkın kar yağışından geliyorum. / Şükrü Erbaş
İnsanı yalnızlığın hazinelerine götüren bir arınmadır sevmek. Yalanın kirlettiği bir yüreği yağmur sularıyla yıkamak, sonra da içtenliğin rüzgârıyla durulayıp iğde kokularına sarmaktır. / Şükrü Erbaş
Kalabalığın uyumuna inat, hayalin gerçeğe değdiği yeri seviyorum. / Şükrü Erbaş
Canı cehenneme rahat uyuyanın. Kapısını örtenin perdesini çekenin. Yüreği yalnız kendiyle dolu olanın. Duvarları ancak çarpınca görenin. Canı cehenneme başkasının yangınıyla evini ısıtıp yemeğini pişirenin. / Şükrü Erbaş
Alnından öptüğüm yerde ülkemsin, ağzından öptüğüm yerde, kadınım. / Şükrü Erbaş
Kimsenin kimseyi anlamadığı bir dünyada, söz, boşluğu dövmekten başka ne işe yarar ki? / Şükrü Erbaş
Bunalıyoruz çocuk, bunalıyoruz. Biçim veremediğimiz şeylerin biçimini alıyoruz. / Şükrü Erbaş
Gittiği en büyük uzaklık evinden işi olanlara, ne aşk, ne özgürlük, ne barış anlatılabilirdi. / Şükrü Erbaş
İnsan bir mendille gezmeli hayatı, ne zaman ağlayacağı bilinmez ki. / Şükrü Erbaş
Ey gitmek... Sesin kısık, bunalmış güzelliğin, hangi yüreğe girersen gir, ülken yok senin. / Şükrü Erbaş
Nerden mi anlıyorum yaşlandığımı? Kadınlar gittikçe daha güzel. / Şükrü Erbaş
Herkesin gerçeği kendine acı. Herkesin acısı kendine biricik. / Şükrü Erbaş
Yaşlı bir kadının hüznünü duymazsanız, bir genç kızın saçlarında çarpan kalbini nasıl göreceksiniz? / Şükrü Erbaş
Uzun uzun susuyoruz sözün kıyılarında. Hangi kapıyı aralasak bir uzaklık esiyor. / Şükrü Erbaş
Bir kapı önündeyim. Girsem suç, gitsem ayaz. / Şükrü Erbaş
Gün olur, onuru güzel çocuk. Acı da yakışır insanın yüreğine. / Şükrü Erbaş
Bilene ağıt gibi oturur, bir kadının gamsız gülmesi. / Şükrü Erbaş
Susmak iyileştirmiyor yarayı. Yeni yerlere varıyor eski sözler. / Şükrü Erbaş
Biliyor musun, hoyratlık değil de incelik yakıyor canımı. / Şükrü Erbaş
Tarla kuşu yağmur damlasından dünyayı içsin diye yazarız. / Şükrü Erbaş
Ayrılık ne biliyor musun? ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne güz, ne ceplerde tren tarifesi, ne de turna katarı gökte... İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık. / Şükrü Erbaş
Daracık ömrümüzde geniş sıkıntılar. / Şükrü Erbaş
Gökyüzü de olmak isteyebilirdim değil mi? Kim ne diyebilir ki? / Şükrü Erbaş
Ölümü bilerek nasıl yaşar insan, geride dünyanın kalacağını bilerek nasıl ölür; bilmek bütün acıların anasıdır, de. / Şükrü Erbaş
Güneş değil, inandım. Serçeler başlatıyor sabahı. / Şükrü Erbaş
Sevinç taşkın yaşanır da; Acı yalnız çekilir. / Şükrü Erbaş
Öyle çabuk dönüyor ki insanlar. Sesiniz ağzınızda dağılıp kalıyor. Kimin gülüşünü biraz araladıysam dişleri ıslık çalıyordu. İçtenliğimden aldım en çok yarayı. Güvenlik duygusundan başka akçesi, meta olmayan bu pazar yerinde, kiminle hangi acıyı yürüyebili / Şükrü Erbaş
Gelişin hayata bağlıyor beni, anlıyor musun? Zaman yarat ve uğra. / Şükrü Erbaş
Seni koruyacağım, sana bile sezdirmeden. Gökyüzü gibi uzaktan ve beklentisiz, gereceğim yüreğimi üzerine. Sevmek, biraz da bu değil midir? / Şükrü Erbaş
Şimdi anlıyor musun gidişinin neden ayrılık olmadığını, bir yaprağın düşmesi kadar ancak, acısı ve ağırlığı olduğunu. / Şükrü Erbaş
Unutmak değil, anımsamak güçsüz düşürüyor. / Şükrü Erbaş
Bir yere gitmeden; Gelecek birisini bekliyordu herkes. / Şükrü Erbaş
Hangi acıyla yaprak dökersek dökelim, insan kendini seveceği bir dünya buluyor. / Şükrü Erbaş
Onca acıdan sonra anladı ki, ölümde yıkım da umut da umutsuzluk da aşk varsa güzeldi; Kolaydı, katlanılırdı. / Şükrü Erbaş
Seni hiçbir dünya telaşına değişmedim ben. / Şükrü Erbaş
Hayat dolduruyor her boşluğu kendince bir başka başlangıçla tutuşmak üzere yeniden pembe üflemeleriyle bir ince soluğun soğuyor acılar bile. / Şükrü Erbaş
Tenin tenime bu kadar sinmişken, ömrüm azala azala önümden akarken, gittiğin gerçek bu kadar herkese benzerken. Senin korkularını, benim inceliğimi doldurup yüreğime, bıraktığın.. / Şükrü Erbaş
Eskiden her konuda konuşurdum istekle bir geniş gülümsemeyle dinliyorum şimdi.. / Şükrü Erbaş
Bunalıyoruz çocuk, bunalıyoruz. Biçim veremediğimiz şeylerin biçimini alıyoruz.. / Şükrü Erbaş
Her şeyi iyi yanından görmeyi kim öğretti bize? Acıyı görmeyen insan, umutsuzluğu yaşamayan, iliklerine dek kederin işleyip yaralamadığı bir insan, mutluluktan, umuttan, sevinçten ne anlar? Göğü görmeden, denizi görmeden maviyi anlamaya benzemez mi bu? / Şükrü Erbaş
Uzun sustum, ey durmadan konuşanlar. Geçmedi üşümem, ben bir aşkın kar yağışından geliyorum. / Şükrü Erbaş
Herkes Türküsünü elbet kendi sesiyle söyler! İnsanın dili boynuna kement olur mu? / Şükrü Erbaş
Senden başka kimseyi aramadım gittiğim yerlerden.. / Şükrü Erbaş
Dünya sinema perdesi değil ki. Düşlerin de bir sınırı olmalı, insanın gerçeği ile çevrili. / Şükrü Erbaş
Yorumlar ( 1 Adet ) 💬
ÖztürkÖztürk
Dönmek yenilmektir biraz da, yarım kalmasıdır çıkışlarımızın, korkaklıktır, alışkanlıkların güvenli küflü kabuklarına sığınmaktır. Şükrü Erbaş
Misafirlerin Şu Anda Baktığı Ünlüler
0💬
Otto Hahn Otto Hahn
35💬
Şeyh Said Şeyh Said