John Locke Sözleri

Mülkün olmadığı yerde adaletsizlik de olmaz. / John Locke

Hepimiz dünyayı gerçekte olduğu gibi değil, kendi ön yargılı algılarımız ile gözlemleriz. Dolayısıyla, gerçekten bilebileceğimiz tek şey kendimiziz. / John Locke

Hiç kimse, kendinde olandan fazlasını veremez. / John Locke

Aranmadan ansızın akla gelen düşünceler çoğunlukla en değerli olanlardır ve bu yüzden korunmalıdırlar; çünkü nadiren tekrar gelirler. / John Locke

Düşüncenin, isteğin ve iradenin olmadığı yerde özgürlük olmaz; fakat özgürlüğün olmadığı yerde düşünce, istek ve irade söz konusu olabilir. / John Locke

Kendimizi inceleyerek, bir Tanrı'nın her şeyi bilen, her şeye gücü yeten bir varlık olduğunu biliriz. / John Locke

Nesnelerin özünü bilmek, ancak vahyin yardımıyla mümkündür. / John Locke

Çocuklar işittiklerinden çok gördüklerini anlar ve daha esaslı davranırlar. / John Locke

Felsefe bütün düşüncelerimizin duyumlarımızla, gerçek alemden geldiğini tanıtlamaktır. / John Locke

Her birey kendi kişiliğinin ve mülkiyetinin mutlak efendisidir. / John Locke

İnsanların siyasi topluma girmelerinin nedeni mülkiyetlerinin korunmasıdır. / John Locke

Doğuştan bilgi yoktur ve insan zekası doğduktan sonra dolmaya başlayan bomboş bir levha tabulası dır. / John Locke

Hukukun bittiği yerde tiranlık başlar. / John Locke

Hiç bir insanın bilgisi öğrenmiş ve görmüş geçirmiş olduğunun ötesine geçemez. / John Locke

İnsana düşen iş herşeyi bilmek değil, fakat davranışımızı ve pratik hayatımızı ilgilendiren hususları bilmektir sadece ve yeteneklerimiz böyle bir bilgiyi edinmeye yeterlidir. / John Locke

Mutluluk ve mutsuzluk son sınırlarını bilmediğimiz iki durumdur. / John Locke

Her şey, zevk ve acı vermesi bakımından iyi ya da kötü olarak adlandırılır. / John Locke

Doğa kanunları tanrı'nın emirleridir. Onlar olmasa, biz âhlaki dayandıracak bir temel bulamayız. / John Locke

Herhalde delalet ve dinde mezhep ayrılığı konusunda bir şeyler eklemem yanlış olmaz. Bir türk, bir hıristiyana göre dine karşı gelen (delalet eden) ya da mezhep ayrılığında bulunan birisi değildir ve olamaz da. Eğer herhangi bir insan hıristiyanlıktan islama geçerse, delalet etmiş ya da hizipçilik yapmış sayılmaz. Sadece mürtet ya da kafir olarak addedilebilir. Hiç kimse farklı dinlere mensup kimselerin dinlerini değiştirmemeleri halinde onları delaletle ve hizipçilikle suçlayamaz. / John Locke