Alfred Adler Sözleri

Bu sayfada 57 adet Alfred Adler söylediği en güzel sözleri okuyabilirsiniz. Okuduğunuz Adler alıntılarının beğendiklerinizi arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz.

Bu kısımda Alfred Adler sözleri ve alıntıları bulunmaktadır. Eğer bu sayfada herhangi bir Alfred Adler alıntısında hata olduğunu düşünüyorsanız, çekinmeden bizimle irtiabata geçiniz.
Alfred Adler Sözleri ( 57 adet )
Hayattaki en büyük tehlike çok fazla önlem almanızdır. / Alfred Adler
Kendini beğenmişler kendini beğenmişliklerine doyum sağlamaktan alıkonuldu mu, hiç değilse başkalarına üzüntü vermek, acı çektirmek isterler. / Alfred Adler
İnsanlara güvenilemeyeceğini zamanla öğrendim. / Alfred Adler
İnsan ancak içerisinde bulunduğu yaşam şartlarını kabul ettiği zaman mutluluğa ulaşabilir. / Alfred Adler
Kendimizi konuştuğumuz kimsenin yerine koyamıyorsak, başkalarıyla ilişki kurmamız düşünülemez. / Alfred Adler
Belki de mutluluk, güçlükleri yenmenin en iyi ifadesidir. / Alfred Adler
Üstünlük kompleksinin temelinde her zaman bir aşağılık kompleksi yatar. / Alfred Adler
Kıskanç bir insanın yararlı olabileceği tek bir durum bile yoktur. / Alfred Adler
Erkek ve kadın birlikte yaşadıklarında, birbirlerine boyun eğmedikleri arkadaşça bir iş bölümü içinde yaşamalıdırlar. / Alfred Adler
Erkek eşinin aynı zamanda arkadaşı olmalı, eşinin yaşamını kolaylaştırmaya ve zenginleştirmeye çalışmalı, eşinin gönlünü hoş etmekten kıvanç duymalıdır. / Alfred Adler
Yalnızca kötü olanı görmek ve suçlamak yetmez. İnsan kendine şu soruyu sormalıdır; bütün bunların düzelmesi için ben ne yaptım? / Alfred Adler
İnsan iradesi özgür değildir. İşin doğrusu, bir amaca bağlanır bağlanmaz insan iradesi özgürlüğünü yitirecektir. / Alfred Adler
Bizim gezegeni dışarıdan gelip görecek tarafsız bir gözlemci şu sonuca varacaktır, kuşkusuz: bütün o toplumsal kurum ve kuruluşları, kendilerini güvence altına almaya yönelik girişimleri, evlerinin üzerinde yağmuru geçirmeyen çatıları, ısınmak için giydikleri giysileri, trafiği kolaylaştırmak için yapılmış yollarıyla bu insanlar yeryüzü sakinlerinin anlaşılan en güçsüzleridir. / Alfred Adler
Sanrı, ruhsal gerilimin alabildiğine büyük boyutlara ulaştığı, insanın amacından itilip uzaklaştırılacağı korkusuna kapıldığı durumlarda ortaya çıkmaktadır. / Alfred Adler
Her isteyiş, bir yetersizlik duygusuyla ilgilidir, insanda bir doyum, bir hoşnutluk, bir yeterlilik sağlama eğilim ve dürtüsünün doğmasına yol açar. / Alfred Adler
Bir kadının çocuk yapması ya da yapmaması gerektiği kararı tümüyle kendisine ait olmalıdır. / Alfred Adler
Bir insanın yaşama yüklediği anlamı bulduğumuz ve anladığımız zaman tüm kişiliğin anahtarını ele geçirmiş oluruz. / Alfred Adler
Yaşamımız, ancak başkalarının hayatına değer kattığımız ölçüde değerlidir. / Alfred Adler
Mutlak bir doğru yoktur, ancak bu doğruya en yakın bir şey var ki o da toplumsal yaşamdır. / Alfred Adler
İnsan olmak, kendini yetersiz hissetmek ve üstün bir konumu ele geçirmek üzere çaba harcamak demektir. / Alfred Adler
Ana babasının davranışına direnen bir çocuk onlara, en zayıf noktalarından saldırmanın yolunu hep bulacaktır. / Alfred Adler
Haksızlığa uğramak önemli değildir. Önemli olan tekamüldür. / Alfred Adler
Anneler başaramazsa tüm insanlık tehlikeye girer. / Alfred Adler
Başkalarının yaşamına katkıda bulunma şeklinde en ufak bir niyet taşımaksızın kişiliğimizi bir boşluk içinde geliştirmemiz gerektiğini düşünürsek yalnızca emir vermekle yetinen antipatik biri oluruz. / Alfred Adler
Kadının yetersizliğine ilişkin önyargı ve buna bağlı olarak erkeğin kendini beğenmişliği, her iki cinsiyet arasındaki uyumu sürekli bozarak inanılmayacak bir gerilimin doğmasına yol açar; ilgili gerilim, özellikle sevgi ilişkilerine de nüfuz ederek tüm mutluluk olanaklarını aralıksız tehdit altında tutar, hatta çok kez yok eder. Tüm aşk yaşamımızı zehirleyerek kurutup bir yangın yerine çevirir. / Alfred Adler
Özetlersek diyebiliriz ki, düş, düşü görenin kafasının bir sorunla meşgul olduğunu, ayrıca bu sorun karşısında ne gibi bir tutum takındığını ortaya koyar. Düşte düşü görenin çevresine karşı tutumunu etkileyen toplumsallık duygusu ve güçlülük eğilimi gibi iki etken özellikle rol oynar, en azından bunların düşte hafiften ızlerini ele geçirmek mümkündür. / Alfred Adler
Sanrı, ruhsal berilimin alabildiğine büyük boyutlara ulaştığı, insanın amacından itilip uzaklaştırılacağı korkusuna kapıldığı durumlarda ortaya çıkmaktadır. / Alfred Adler
İki kişinin aynı şeyi yapması, aynı şey değildir; ama aynı şeyi yapmasalar da, yaptıkları aynı şey olabilir. / Alfred Adler
Hayatın tek tek olayları bakımından sıklıkla gözlemlediğimiz bir şey var ki, o da bazı kimselerin yaşam konusunda kendilerinde varolan yeteneklerden haberlerinin bulunmayışı ve ilgili yetenekleri küçümsemeleridir. / Alfred Adler
Ruhsal ilişkiler örgüsünden koparılıp alınmış bir tek ruhsal olaya dayanılarak insanı tanımak gibi bir işe kalkışılamaz. / Alfred Adler
İhmâl, toplumsallık duygusunun bir eksiğidir. / Alfred Adler
Bir başkasını etkilemenin en iyi yolu, o kişiyi hak ve çıkarlarını garanti altına alınmış hissedeceği bir ruh durumuna sokmaktır. / Alfred Adler
Henüz anlaşılmamış biçimde de olsa din'in de toplu yasama zorunluğundan doğduğu görülür; dinde kutsanmış toplu yaşam biçimleri, anlayıcı ve kavrayıcı düşüncenin yerine geçerek bireyler arasında bağlayıcı öğe rolünü oynar. / Alfred Adler
Kendilerini ezik durumda hissedenlerin yaşamın küçük bir kesitinden dışarı çıkamayanlar arasında yer alacağını, hayattan biraz yüz çevirmiş kişilerin yaşamın sorunlarını, yasama gereği gibi ayak uyduranlar kadar açık seçik göremeyeceğini söyleyebiliriz. / Alfred Adler
Her ruhsal yaşamın başında az çok bir aşağılık duygusunun yer aldığını kabul etmek gerekecektir. / Alfred Adler
Kadınla erkek arasındaki uzlaşma ve dengenin karakteristik özelliği arkadaşlıktır. / Alfred Adler
Dikkat, ilgi duyulan bir nesnenin belirli bir amaçla ele geçirilmesini sağlayan bir araçtır. / Alfred Adler
Hayatta birçok kötü olayla karşılaşmış güçsüz çocukların hayal gücü üstün düzeydedir; böylesi çocuklar, düş kurup dururlar hep. / Alfred Adler
Çocuğun aile çevresindeki bir kişiye göstereceği aşırı sevginin hiçbir zaman gözden kaçırılmaması gerekir. / Alfred Adler
Örneğin moral gücünü yitirmiş pişirik bir ortamda büyüyen çocuklarda böyle bir durumla karşılaşırız; çevrenin aşırı kötümserliği kolaylıkla çevreden çocuğa geçer. / Alfred Adler
Her isteyiş, bir yetersizlik duygusuyla ilgilidir, insanda bir doyum, bir hoşnutluk, bir yeterlilik sağlama eğilim ve dürtüsünün doğmasına yol açar. / Alfred Adler
Bir insanın devinimlerinin yöneldiği amaç, o insanın çocukken dış dünyadan aldığı izlenimlerin etkisi altında gelişip ortaya çıkar. / Alfred Adler
Bütün oyunlarda gelecek için hazırlık özelliği açığa vurur kendini. Örneğin çocuğun oyun karşısındaki tutumunda, oynayacağı oyunun seçiminde ve ona verdiği önemde bu durumu gözlemleyebiliriz. / Alfred Adler
Bazı çocuklar aşırı derecede huysuzluğu kaçarak dikkati üzerlerine çekmek isterken, daha çok yada daha az kurnaz kimileri aşırı derecede uslu davranarak aynı amaca varmaya çalışırlar. / Alfred Adler
Kadınların erkeklerden daha az yetenekli olduğu savı bir masaldan, gerçekmiş izlenimi veren bir uydurmacadan başka nitelik taşımaz. / Alfred Adler
Kadınla erkek arasındaki uzlaşma ve dengenin karakteristik özelliği arkadaşlıktır. Kadın ve erkek arasındaki ilişkide karşı tarafı boyunduruk altına almak, tıpkı ulusların yaşamındaki gibi katlanılmaz nitelik taşır. / Alfred Adler
Oyun oynamaktan kaçan çocukların ruhsal gelişimlerinde her zaman bir aksaklık sözkonusudur. / Alfred Adler
Hayatta kadınların nasıl ikinci derecede rol oynamakla yükümlü kılındığını gören bir kızın cesaretini yitirip, kendisini bekleyen işlere pek istenildiği gibi el atamayacağı, yaşamın karşısına çıkaracağı ödevlerden korkup soluğu kaçmakta alacağı doğal, bunun da kendisini ise yaramaz bir duruma sokacağı kuşkusuzdur. / Alfred Adler
Bazen insanlar, kendini beğenmişlik ya da kibir sözcüğü yerine kulağa daha hoş gelen hırs sözcüğünü kullanarak kendilerini biraz temize çıkarmaya çalışırlar. / Alfred Adler
Toplumdan uzak kalmak isteyen biri için, örneğin hep kirli bir yaka ya da pejmürde bir ceketle toplum içinde görünmekten daha uygun ve daha etkili bir çare yoktur. Kendisini başkalarının dikkati, eleştirisi ve rekabetiyle yüzyüze getirecek bir işin başına geçmekten yakayı sıyırmada ya da sevgi ve evlilikten kaçma işinde, başkalarının karşısına bu şekilde çıkmaktan daha iyi ve mükemmel ne yardım edebilir kendisine? / Alfred Adler
Uygarlığımızda bir kızın özgüvenini ve cesaretini yitirmemesi kolay değildir. / Alfred Adler
Yıkayıp temizleme hastalığı'na kadınlarda alabildiğine sık rastlanır. Böyle davrananların tümü de kadınlık rolünü üstlenmeye karşı koyanlardır; ilgili davranışlarıyla kendilerini bir tür mükemmelliğe kavuşmuş görür, her gün kendileri gibi sık sık temizliğe başvurmayan kadınlara tepeden bakarlar. / Alfred Adler
Unutkan insanlar öyle kişilerdir ki, açıkça başkaldırmaya pek yanaşmaz, ama unutkan davranışlarıyla ödevlerine karşı yeteri kadar ilgi duymadıklarını ele verirler. / Alfred Adler
Tırnak kemirme ve burun karıştırma gibi dikkat çeken kötü alışkanlıklara sahip insanlar, ilgili davranışlarıyla inatçı kimseler olduklarını ele verdiklerini bilmezler. / Alfred Adler
Tüm yaşamımız, insanların birbirini karşılıklı etkileyebileceği varsayımına bağlı olarak akıp gitmektedir. / Alfred Adler
Bir insanın değeri, toplumsal işbölümünde üzerine düşen yeri ne ölçüde doldurduğuna bakılarak belirlenir. / Alfred Adler
İnsan iradesi özgür değildir. İşin doğrusu, bir amaca bağlanır bağlanmaz insan iradesi özgürlüğünü yitirecektir. / Alfred Adler
Yorumlar ( 3 Adet ) 💬
HeHe
Çok ilginç sözler bi o kadar da anlam iceriyor
Metallica fanıMetallica fanı
Çok ilginç ve doğru tespitleri var bunları daha önce düşünmemişdim
Burcu GüngörBurcu Güngör
anlamlı ve hoş sözler söylemiş alfred. sözleri etkileyici.
Misafirlerin Şu Anda Baktığı Ünlüler
11💬
Gorgias Gorgias